ve ulusal savunma için ayırdığımız miktar toplam 1 Trilyon 600 Milyar TL iken, biz faize 1 Trilyon 950 Milyar TL ödüyoruz. Afet risklerinin azalması, depremlerin yol açtığı hasarların giderilmesi ve deprem bölgesinde yaşayan vatandaşlarımızın ihtiyaçları için ve depreme dayanıklı şehirlerin inşası için bütçeden ayrılan pay, 584 Milyar TL iken, biz sadece faize 1 Trilyon 950 Milyar TL ödüyoruz. Bakın neredeyse deprem bölgeleri için ayırdığımız paranın 4 katını sadece faize ödüyoruz.”
“Yükseköğretime Ayrılan Paydan Daha Fazlasını Faize Ödüyoruz!”
“Aydınlık geleceğimizi inşa etmek için en önemli kurum olan yükseköğretime ayrılan pay 520 Milyar TL iken, biz sadece faize 1 Trilyon 950 Milyar TL ödüyoruz. Yine yükseköğretime harcayacağımız paranın yaklaşık 4 katını biz sadece faize harcayacağız.”
“Tarım ve Sanayiye Ayrılan Paydan Daha Fazlasını Faize Ödüyoruz!”
“Ülkemiz için en önemli, en stratejik sektörlerden ve üreticilerinden birisi olan tarım sektörüne ve çiftçilerimize bütçeden ayrılan pay, 358 Milyar TL iken, biz faize 1 Trilyon 950 Milyar TL ödüyoruz. Tüm tarım sektörüne ve çiftçilerimize verdiğimiz payın yaklaşık 6 katını sadece faize harcayacağız.
Sanayinin geliştirilmesi üretim ve yatırımın desteklenmesi için ayrılan pay bütçede 130 Milyar TL iken biz faize 1 Trilyon 950 Milyar TL harcıyoruz. Ülkemizin kalkınmasının göz bebeği ve lokomotifi olan sanayiye ayırdığımız paranın neredeyse 10 katını biz faize harcayacağız.”
“Avrupa’da Bir Yatırımcı Ülkesinde 11 Yılda Kazanacağı Faizi Türkiye’de Bir Yılda Kazanıyor!”
“Arkadaşlar bakın, bunlar sadece bazı örnekler. Bu bütçe göstermiştir ki, vatandaşımızın emeği, alın teri faiz aracılığı ile emperyalist ülkelere, uluslararası faiz lobilerine peşkeş çekilmektedir. Şöyle bir Avrupa’ya ve Amerika’ya bakalım. Avrupa Birliği Merkez Bankasının faiz oranı şu anda yüzde 3’tür. Peki Türkiye